Müzik

Ertuğrul Sevsay ve Orkestrasyon

LinkedIn

Ertuğrul Sevsay…

Ertuğrul Sevsay (1)  beyle bir ortak arkadaşımız sayesinde telefonda tanıştık, görüştük. Pek ilgi çekici bir kariyeri var. Ertuğrul Sevsay, 1954 yılında İstanbul’da doğmuş. İngiliz Lisesi ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ni bitirmiş; Cemal Reşit Rey ile kompozisyon, müzik teorisi ve piyano; Celal Akatlar’la obua çalışmış. 1977-1981 senelerinde kendi kurduğu Filarmoni Oda Orkestrası’nı idare eden sanatçı 1980’de Viyana’ya gitmiş ve şimdiki adı Viyana Müzik Üniversitesi olan Viyana Yüksek Müzik Okulu’nda kompozisyon ve orkestra şefliği bölümlerini bitirmiş. Aynı şehirde gastroenteroloji ve hepatoloji ağırlıklı iç hastalıkları ihtisası yapmış.

1985-1989 yılları arasında Miami Üniversitesi’nde müzik master ve doktorası yapmış, kompozisyon, müzik teorisi dersleri vermiş. Aynı anda alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı ile mücadele konularında tüm üniversite kapsamında bir çalışma programını yönetmiş.

2005 yılında Florida’nın 20. yüzyıldaki en başarılı 100 uluslararası öğretim üyesi arasına seçilmiş. 2011 senesinde Cenevre Müzik Yüksek Okulu’na davet edilmiş ve orada da iki sene ders vermiş.

1992’den itibaren düzenli olarak Arjantin’e giden Sevsay, Latin Amerika müziğinde, özellikle tango konusunda araştırmalar yapmıştır. Buenos Aires’te bandoneon çalmasını öğrenmiş ve 1995’te Avrupa’nın günümüzde de tek özgün tango orkestrası olan Band-O-Neon’u kurmuş. Ertuğrul Sevsay halen Viyana Müzik Üniversitesi’nde orkestrasyon profesörü olarak görevine devam ediyor ve uluslararası çalışmalarını sürdürüyor.

ORKESTRASYON: Çalgılama ve Orkestralama Sanatı

Benim klasik müzikle ilk bilinçli tanışmam, İstanbul Erkek Lisesi’nde (İEL) Mozart’ın  “EİNE KLEINE NACHTMUSIK”(2)  ile oldu. Daha sonra müzik dinleme zevkine sahip olunca, güfte ve beste farkını, güftelerdeki anlam ve kastı takip eder oldum. Nihayet orkestrasyonu da fark ettim ve bir ara fırsatım olunca da Ertuğrul Sevsay Bey’in ORKESTRASYON, Çalgılama ve Orkestralama Sanatı kitabına baktım (3). Sizin de, eğer varsa,  merakınızı gidermek için bazı notlar çıkardım:

Günümüzde kullanılan ya da artık terk edilmiş tüm müzik aletlerinin, hatta Arap kültüründen kaynaklandığı söylenen çalgıların izlerini Hint kültüründe bulmak mümkün. Müzik aletlerini bize öğreten disiplinler çeşitlidir. Bunlar uygulamalı (örneğin çalgı öğreten teknikler), kuramsal (örneğin çalgı bilimi yani organoloji, akustik, çalgıların ve çalgılamanın tarihi) ya da her ikisinin karışımıdır (örneğin çalgılama yani enstrümantasyon ve orkestralama yani orkestrasyon).

Sevsay’ın kitabında çalgılama ve orkestralama konuları esas alınmakla birlikte çalgıların en önemli bireysel özelliklerinden de bahsedilmiş. Kitabın amacı bu konuları sadece besteci ve aranjörlere değil, aynı zamanda orkestra şeflerine, ses ve özellikle kayıt mühendislerine (tonmaysterlere) de öğretmek. Kabul edilmelidir ki bir partisyonun kuramsal çözümlemesi yani teorik analizi, işitsel anlaşılabilirliği ve sanatsal yorumlaması; o partisyonun yazılması kadar önemli.

Çalgılama (Enstrümantasyon) ve Orkestralama (Orkestrasyon) arasındaki farkı anlamamız için üç terimi açıklıyor yazar:

Çalgı bilimi (Organoloji) müzik aletlerinin öğretildiği ve incelendiği konu: Çalgıların tarihçeleri, teknik ve akustik özellikleri, ses üretme yöntemlerinin esasları, diğer özellik ve vasıfları burada ele alınıyor. Sevsay Bey’in kitabında çalgı biliminin sadece en önemli ve pratik çalışmaya faydalı bölümleri işlenmiş.

Çalgılama, çok çalgılı müzik ve burada gerekli çeşitli renkleri yaratmak için benzer veya farklı aletlerin nasıl beraber kullanılabileceğini öğretir.

Orkestralama, benzer ya da farklı bir şekilde çalgılanması yapılmış bölümlerin seçimi ve birbirleri ile birleştirilmesi; bu birimlerin arasında kontrastların yaratılması; bu kontrastların azaltılması ya da çoğaltılması için kullanılan tekniklerin belirli bir düzende uygulanması; müzikal fikirlerin, hareketlerin ve hislerin anlatılması; bestenin genel karakterinin çalgılama aracılığıyla ifade edilmesi ve desteklenmesi konularını kapsar.

Herkes, bestecilikle orkestralamanın birbirinden ayrı düşünülemeyeceği konusunda hemfikirdir, diyen yazar şöyle devam ediyor: Bir partisyonun çalgılaması iyi fakat orkestralaması kötü olabilir. Kesitler ya da belirli ölçü grupları arasında yeterli kontrastlar yoksa, aynı renkler defalarca tekrar ediliyorsa, partisyon yukarıda bahsedildiği gibi belirli bir estetik, tutarlılık ve yapısal dengeye sahip değilse (ki bunlar besteci ve aranjörlerin zevk ve görüşlerine göre çok değişkendir), o zaman başarılı bir orkestralamadan söz edilemez. “Başarılı” bir çalgılama “başarılı” bir orkestralama için ön koşuldur.

  Orkestralama tarihine kısa bir bakış..

Ertuğrul Sevsay Orkestrasyon isimli kitabında (4) orkestralama tarihini çok güzel özetliyor.   Rönesans ve Barok müziği dönemlerinde çalgılama ve orkestralama daima ikinci planda kalmıştır. Modern çalgılama ve orkestralamanın esasları Haydn tarafından kurulmuş ve bu sanat ilk defa Mozart tarafından zirveye ulaştırılmıştır. Beethoven ilk defa orkestranın kendine has seslerini tarif etmiştir.

Viyana Klasik devrinin orkestrasyon tekniği üzerine etkileri:

Bugün biliyoruz ki orkestrasyon sadece bilinen renk karışımlarından veya çalgıların alışılagelmiş yöntemler dışında kullanılmasından ibaret olmayıp bu renk karışımları ve farklı teknikler sonucunda ortaya çıkan seslerin birbirleriyle denge kurmasını ve eserin bütünlüğüne katkıda bulunmasını hedef alır. Halen Viyana Müzik ve Sahne Sanatları Üniversitesi’nde 6 sömestr kadar süren orkestrasyon dersleri verilir.

Ertuğrul Sevsay’ın Orkestrasyon kitabı üç kısımdan oluşuyor. Birinci kısım teorik olup beş bölümde anlatılıyor. Bu beş bölümde tüm çalgılar, yani yaylılar, tahta ve bakır üflemeliler, vurma çalgılar, telleri çekilen çalgılar ve klavyeli çalgılar tüm detaylarıyla ele alınır.

Sıklıkla kullanılan orkestra çalgılarının ses alanları,    sıklıkla kullanılan orkestra terminolojisinin Türkçe, İngilizce, Almanca, İtalyanca ve Fransızcada kullanılış karşılıkları  hızlı başvuru amacıyla kitabın sonuna ilave edilmiştir, okurun işi kolaylaştırılmış.  

Kitapta tarihi ya da kullanımı terk edilmiş aletlerden de kısaca bahsedilmiş. Yazar bu aletlerin kitabın kapsamına alınma nedenlerini “ bir yandan eski devir partisyonlarıyla çalışan öğrenci ve profesyonel müzisyenlere yardımcı olmak, bir yandan da yeniden ilgi duyulmaya başlanan eski devir çalgılarını tanıtmak” olarak belirtiyor. Nitekim bu aletlerden bazılarının çağdaş partisyonlarda görülmeye başlandığını da vurguluyor.

Kitapta çağdaş ses üretme yöntemleri detaylarıyla tartışılmış. Bunların çoğu müzik örnekleriyle desteklenmiş. Yazar öğrencilerin anlamakta genelde zorlandıkları konuları basitleştirdiğini, adım adım ele aldığını ve ek egzersizlerle pekiştirdiğini belirtiyor, ki öyle okuyunca siz de görüyorsunuz.   

Bütün diğer ders kitaplarında olduğu gibi burada da belirli kurallardan bahsediliyor. Ancak bunlar katı kurallar olarak kabul edilmekten ziyade esnek öğütler ya da bazı durumlarda uyarılar olarak değerlendirilmeli. İlginç buluşların çoğu, orkestrasyon alanında , kuralların yıkılmasıyla elde edilir, diyor yazar. Ancak bu kuralları yıkmak için her şeyden önce onları tanımak gereklidir.

Kitabın Almanca orijinali (Handbuch der Instrumentationspraxis) 2005 senesinde Almanya’da Bärenreiter Yayınevi tarafından basılmış  (5) ve 2006 senesinde müzik konusunda yazılan kitaplar arasında “Best Edition” ödülünü kazanmış. Kitabın Almancasıyla aynı anda yazılan İngilizcesi (Cambridge Guide to Orchestra-tion) ise 2013 senesinde Cambridge University Press tarafından yayımlanmış (6).

Kitabın  amacı çalgılama ve orkestralama konularının pratik öğretimi olduğu için kullanılan sınıflandırmada çalgıların senfonik orkestradaki gruplaşmaları esas alınmış. Buna bağlı olarak çalgılar ses üretim özelliklerine göre yaylı çalgılar, üflemeli çalgılar, vurma çalgılar,  telleri çekilen çalgılar, klavyeli çalgılar şeklinde sınıflandırılabilinir.

Yazar diyor ki  “Almanca ve İngilizcesini aynı zamanlarda yazdığım bu kitabı Türkçe’ye çevirme fikrini bana Türkiye’deki seminerlerime katılan öğrenciler verdi.”

Bir ders kitabı için güzel iltifat değil mi?

(1) https://tr.wikipedia.org/wiki/Ertu%C4%9Frul_Sevsay

(2)   https://tr.wikipedia.org/wiki/Eine_kleine_Nachtmusik

(3)https://www.amazon.com.tr/Orkestrasyon-%C3%87alg%C4%B1lama-ve-Orkestralama-Sanat%C4%B1/dp/9750844637/ref=sr_1_4?qid=1690409071&refinements=p_27%3AErtu%C4%9Frul+Sevsay&s=books&sr=1-4

(4) https://www.amazon.com.tr/Orkestrasyon-%C3%87alg%C4%B1lama-ve-Orkestralama-Sanat%C4%B1/dp/9750844637/ref=sr_1_4?qid=1690409071&refinements=p_27%3AErtu%C4%9Frul+Sevsay&s=books&sr=1-4

(5)  https://www.amazon.com.tr/Handbuch-Instrumentationspraxis-Ertugrul-Sevsay/dp/3761817266/ref=sr_1_3?qid=1690409071&refinements=p_27%3AErtu%C4%9Frul+Sevsay&s=books&sr=1-3

(6) https://www.amazon.com.tr/Cambridge-Guide-Orchestration-Ertugrul-Sevsay/dp/1107025168/ref=sr_1_2?qid=1690409071&refinements=p_27%3AErtu%C4%9Frul+Sevsay&s=books&sr=1-2

 

 

 

 

YORUM YAZIN