Paylaştıklarım

BİR KURBAN BAYRAMI DAHA GERİDE KALDI, LAKİN TARTIŞMALARIMIZIN İÇERİĞİ HEP AYNI

LinkedIn

Neyse tatil sürüyor hala, tatil bence dinlence ama daha çok eğlencedir. Tabii hemen ürktüm hatırlayınca atasözünü; Çok Gülen Çok Ağlar, Ağırbaşlı Ol Molla Desinler…

 

Bizim büyüklerimiz, eğlenceyi, hatta sporu hor görür, hatta yasaklarlardı. Şimdi de bizim kuşaktan bazıları hararetle buna devam ediyor. Halbuki eğlenceyi ve sporu bir gerek görüp, bunun iyi ve güzel bir şekilde nasıl yapılabileceğini örneklendirsek keşke. Zira sosyal medya devrinde tüm global eğlence trendleri istemeseniz de “IN” oluyor. Buna karşı siz def çalın sadece, hatta eğlenmek için yeni vesileler icat etmeyin derseniz, dediğinizle kalırsınız, hatta sizinle eğlenirler.

Aşağıya bir link ekledim, merak ediyorum yorumlarınızı…

Keza benzer argümanlar Kurban üzerinde de sürüyor. Mesela, biz küçükken yıllarca kolluk kuvvetleri ile devlet takip ederdi kestiğiniz kurban derisinin THK’ya zorla bağışını. Belki de bundan millet gizli saklı keserdi kurbanını. Ben apartmanın arka bahçesinde hepsini kesiverirdim, çünkü babam solaktı, zorlanıyordu. Sonra ver ben keseyim, ben eti de dağıtırım senin için gibi icatlar çıktı. Komşulardan, tanıdıklardan ihtiyaç sahipleri atlanarak mesela Afrikadaki fakir halk için orada kesildi. Hatta fetvası bulunup, hiç kesilmedi. Malum, Arayan Bulur Fetvasını da Belasını da! Hatırlıyorum Tekin bey Kızılay başkanı iken pek güzel uygulamalar geliştirmişti, yurt çapında vekaleten kurban kesimi için. Ben vejetaryen değilim, kurbanların kesiminin de profesyonelce ve hatta kurumsal yapılması yerindedir, diyorum. Ama tabii insanların kurbanlarına ve derilerine el uzatmadan! Bir arkadaşım ise bu bayram tüm ailemi götürüp onların önünde keseceğim, hatta öğreteceğim hayvan boğazlamayı deyince bayram namazı çıkışında aydım ben; her halde gençler yani bir startup, bir app geliştirir bunun için. Kişi tek başına namaz kılıp Kuran okuyamazken, kurbanı için vekil tayin etse nolur ki… hele kadınlarımızı, kızlarımızı ve bilhassa çocukları bu travmaya sokmaya gerek var mı? biz Türkler göçerlikten yerleşik hayata geçeli yüzyıllar olmadı mı?Kurban kesmek bedeni bir ibadettir. Detay malumat için DİB Bayram Gazetesinden de bir link ekliyorum.

Lütfen yorumlarınızı bekliyorum. Ama linkleri okumak şarttır. Ancak önceden minimum malumat edinirsek verimli bir yorum/eleştiri yapabiliriz. Bir arada huzurla yaşayabilmemiz için minimum malumat ve edeple tartışmak gerekir diye düşünürüm.

Abdurrahman Dilipak yazısı “Ters Köşe” https://www.karadenizekspres.com/yazarlar/konuk-yazar/abdurrahman-dilipak-yazdi-ters-kose/4735/

DİB Bayram Gazetesi, Prof. Dr. Ali  Bardakoğlu söyleşisi: https://bayram.diyanet.gov.tr/icerik.php?articleId=62

 

YORUM YAZIN