Geçen hafta psikiyatrist Mustafa Merter’in HEKATON İLE SON TANGO kitabından yola çıkarak yazarın yetişme tarzı ile çelişen kadın erkek ilişkileri, aile içi davranışlara yaklaşımında modern ve eşitlikçi bir yaklaşım benimsememesine yer verdim.
“Biz yabancı mekteplerde yetişen Anadolu çocukları hangimiz bu düşüncelere kapılmadık ki, önümüze açılan yeni iletişim dünyası imkan ve ağları neticesinde hepimiz bir yana savrulup kurtuluşu ya geçmişin şanında ya da eloğlunun yeni heyecanlarında aradık durduk. Halbuki içimizdeydi; bizim nefsimizde saklıydı, değil mi?” diye sordum. Bunu keşfettiğimizdeyse artık genç değildik, maişet gailesinde boğulmuştuk.
Yazar, günümüzün Web 2.0 ve yeni medya dünyasında kadim terbiye sisteminin çökertilmesi, kadın hakları adı altında bir “erkek kadın” figürü yaratılması, baba otoritesinin “kasıtlı” olarak yıkılması, her türlü cinsel sapkınlığın eş zamanlı olarak “arttırılması” ve “toplumsal cinsiyet” adı altında kadın ve erkek farkının ortadan kaldırılması gibi beş ana cephede süren bir savaşa ulusal ve global anlamda, ayağı yere basan çözüm önerileriyle dur demenin vaktinin geldiğini belirtiyor. Ve bir önerisi var. Ben de görüşlerimi belirttim. Okumayanlar için yazımın tanıtım vidyosu ve linki ekte.
Yarın için biraz meraklandırayım diyorum. Mesela “Çocuklarınızın gurur duyacağı bir iş yaratmak için 8 soru sorun” desem bu 8 soru hangi sorular olurdu? Geleceğin normaline göre davranmak için bu soruları sormanın tam da zamanı değil mi? Cevaplar için yarın saat 11.00’de tüm platformlarda görüşmek üzere.
Yazının tamamı : https://muratulker.com/y/bu-bir-proje-biz-kobay-miyiz/
*Vidyo yapay zeka tarafından seslendirilmiştir.