Geçen hafta “Devekuşu Paradoksu mu Yaşıyoruz?” diye sordum. Neden?
Türkiye’nin bir deprem kuşağı olduğunu bilmeyenimiz yoktu, bilim adamları da 1999 depreminden sonra gerekli uyarıları yapmışlardı ama buna rağmen son depremde yaşananları hepimiz biliyoruz. Yazımda Ipsos’un depremden hemen sonra yaptığı algı araştırmasının sonuçlarını özetledim. Sonra da bu sonuçlardan yola çıkarak Prof.Robert Meyer ve Prof.Howard Kuntreuther isimli hocaların “Devekuşu Paradoksu: Niye Felaketlere Karşı Hazırlıksız Yakalanırız” (*) isimli çalışmasındaki 6 ortak yanılgıya dayanarak “Niye ders almıyoruz?” sorusunun cevaplarını vermeye çalıştım. Yazımı özetleyen vidyo ekte, yazımın linki de aşağıda.. Yarın 11.00’de sizlerle benim hiç bilmediğim ve belki de ne yazık ki yeterince üzerinde düşünmediğimiz bir konuya gideceğiz.Dünyayı gönül gözüyle gören üniversiteden arkadaşım Mehmet Emin Demirci’nin Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi’nden çıkan “Homeros’tan Aşık Veysel’e Tarihte ve Toplum Yaşamında Körler” adlı kitabını inceleyeceğim.
Eser geçmişten günümüze körlerin yaşadıklarına değiniyor. Bu grubun tarihine ışık tutuyor. Bu eser, bana empati yapmanın önemini bir kez daha hatırlattı. Bilgelik mi Çaresizlik mi? sorusunun cevabını öğrenmek için yarın hepinizi tüm platformlarda bekliyorum👍
https://muratulker.com/y/kimse-yoruk-sirtindan-kurban-kesme-cabasi-icinde-olmamali-der-atalarimiz/