İş Güvenliği her işgören ve işveren için vazgeçilmezdir.
Bizim hiçbir işimiz ve görevimiz çalışanlarımızın güvenliğininden önemli değildir.
Bu konuda dünyadaki tüm çalışanlarımızı (onbinlerce) bilinçlendirip, eğitip, mücehhez kılıyoruz. Ama bunun daima ilk önceliğimiz olduğunu asla unutmuyoruz. Tüm paydaşlarımızla bilhassa işçi ve işveren sendikaları ile beraber bu konuda çalışıyoruz.
Ne yazık ki hala iş kazaları olabiliyor, ama hedefimiz “0” iş kazasıdır.
Tabii eğitim, bilinç ve tüm paydaşların aynı hassasiyeti göstermesi şarttır. Ama bir yılda çalışanların üçte birinin iş değiştirmesi ve onbinlerce yeni çalışanın her sene yeniden eğitilmesi gibi (turnover) kalıtımsal sorunlar ne yazık ki hala çözülememiştir.
Beni çok üzen bir örnek vereyim: Yıllar önce bir gece vardiyasında acilen hastaneye kaldırılacak bir arkadaşımızı götüren ambulansın trafik kazasına uğraması çok üzücü bir hadiseydi. O ülkenin toplamının ortalama güvenlik seviyesi de yükselmesi gerekiyor. Hiçbir işletme bağımsız bir ada şeklinde çalışamıyor.
Kömür madeni patlamasında vefat eden vatandaşlarımıza rahmet, aile ve yakınlarına başsağlığı diliyorum.
Kömür madenlerinde meydana gelen hadiselerin listesi: https://tr.m.wikipedia.org/wiki/Türkiye%27deki_madencilik_kazaları_listesi
Aşağıda size bana Fethi Ağalar hocamdan gelen bir mektubu sunuyorum.
Fethi Ağalar hocamdan taze alıntıdır.
“Dün ülkemizde Amasra’daki kömür ocağında yaşanan facia ile ilgili herkes kendine göre bir fikir yürütüyor. Bizdeki problemin tarifi; sıkıntılar sonrası bolca konuşmak, yeterli tedbir almamak ve zaman geçince olanları unutmak olarak yapılabilir.
Önce maden tabirini genel olarak kullanma yanlışını ortaya koyarak konuyu incelememiz gerekir. Kömür madeni ile diğer madenleri birbirinden ayırmazsak birinci yanlışı yapmış oluruz. Kömür dışındaki madenler jeolojik oluşumları ve yapıları nedeniyle kömür ile büyük farklılık gösterdikleri için, bu madenlerin çıkarılması kömür madenleri kadar büyük riskler taşımaz.
Kömür madenleri yapısal olarak gaz içerdikleri ve bu gazların tahliyesi düzgün yapılamaz ve birikim oluşturdukları takdirde patlama riski taşıdıkları için bu madenlerin çıkarılması sırasında alınması gereken tedbirler ile diğer madenlerin tedbirlerini ayırmak gerekir. Kömür madenlerindeki yeraltı ocakları çalışırken büyük risk taşıdıkları için alınan tedbirlerde çok sıkı olunması ve taviz verilmemesi gerekir. Herkesin haklı olarak şüphe ile baktıkları kömür ocakları bugün başta Amerika ve Almanya olmak üzere tüm ülkelerde enerji kaynağı olarak kullanılmakta olup bu ülkelerde bu tip kazalar yaşanmazken, önce Soma sonra Amasra’da yaşananların ana nedeni modern sistemlerin kullanılmaması veya tedbirlerin yeterli olmamasından kaynaklanmaktadır.
Biz vur deyince öldürmeyi sevdiğimiz için iki konuda dikkatli yorum yapmak zorundayız. Birincisi diğer madenlerin yapıları ve oluşumları nedeni ile kömür kadar riskli olmadıklarını bilmeliyiz.
İkincisi ise bu yıl oluşan enerji fiyatları ve doğal gazda oluşan arz daralması nedeni ile Almanya, Amerika başta olmak üzere, tüm ülkelerin kömür üretimlerini artırmalarına rağmen bu tip kazaları yaşamama nedenlerini araştırıp alınan tedbirleri görmemiz, incelememiz ve uygulamamız gereğidir.
Kömür madenleri için alınan ve uygulanan tedbirlerin diğer madenlere göre çok daha sıkı ve katı olması gerekliliği kadar, uygulanan teknolojinin modern ve günümüz şartlarına uygun olması gereklidir.
Konunun özeti, kömür üretmeye mecburuz ve üreteceğiz. Bunun için gereken tedbirlerimizi alarak, kullandığımız teknolojimizi geliştirerek ve yenileyerek bu tip kazaları minimize ederek, çalışanlarımızın can güvenliğini sağlayarak üretim yapmalıyız.
Bu hafta içinde Amerika’nın büyük şirketlerinin C.E.O larının 98%’nin ekonomide resesyon beklentisi içinde oldukları açıklandı…
Yapılan açıklamada alınacak tedbirlerin en fazla bir yıl için geçerli olacağı, bu sürecin enflasyon nedeni ile oluşan yüksek faizlerin düşmesi ile sona ereceği belirtilmektedir.
Verilen bir yıllık sürecin ana nedeni olarak enerji maliyetlerinin bir yıl içinde oluşturulacak yeni kaynaklar, dikkatli kullanım sonrası azalacak tüketim miktarları nedeni ile dengeye oturması sonucu ekonomilerin toparlanması olarak gösterilmektedir.
Öte yandan Firas Maksad, resesyon beklentisi nedeni ile, petrol üretiminin azaltılması için OPEC’in verdiği kararın doğru olduğunu Washington’da kurulu olan—Middle East institute-Orta Doğu Enstitüsü—isimli bağımsız düşünce kuruluşu adına açıkladı…
Başta Amerika tüm ülkelerin tepkilerini günlerini kurtarmak için dile getirdiklerini söyleyen Maksad, resesyon için bu ülkeler tedbir alırken petrol üreticilerinin tedbir almasının doğal olduğunu ve kabul edilmesi gereğine inanıyor… Bunu bize zaman gösterecek…
Ekonomik sıkıntıların tüm dünyayı kapladığı ve ülkeleri zora soktuğu bu dönemde, biz ne kadar kendi kendimize yetersek o kadar iyi olacak. Bunu unutmayalım.”