Babam STK ve vakıflarda bilhassa görev alır, desteklerdi. Bu faaliyetlerin gönül işi olduğuna inandığı için gönüllü ve uzmanlarca yapılmasını benimsediğinden bizim aile vakfı kurmamıza karşı çıkmıştı. Siz mütehassıs kuruluşları destekleyin, yardım işleri anonim, isimsiz olmalı derdi. Biz de öyle yaptık. Fakat vefatından sonra bizim mütehassıs olduğumuz gıda araştırmaları konusuna münhasır babamın adına bir vakıf kurduk.
Sabri Ülker Vakfı’nda pek iftihar edilecek projelerden biri, hala Türkiye’nin en kapsamlı ve sürdürülebilir eğitim projesi olarak adından söz ettiren Yemekte Denge projesidir. Bu projeye sağlıklı nesiller yetiştirme hedefiyle 2011 yılında T.C. Mili Eğitim Bakanlığı iş birliğiyle dört pilot ilde başladık. 2018-19 Eğitim Yılında Sinop ve Trabzon, Ankara, Adana, Bursa, Eskişehir ve Rize 750 okulda eğitim devam etti. Proje bugüne kadar toplam 6 milyonun üzerinde öğrenci, ana baba ve öğretmene ulaşıyor. Yemekte denge projesinin çocuklarımıza mesajı şu; dengeli bir şekilde her şeyi yiyebilirsin, tek yapman gereken dengeyi nasıl koruyacağını öğrenmek. Ben de zaman zaman çeşitli illere gidip okul müdürlerimizle, öğretmenlerimizle, okul aile birliğinde veliler ile buluştum, çocuklarımızla birlikte yemekte denge derslerini dinledim. Gerçekten de çok faydalı bir proje olduğuna kesinlikle inandım.
Bu vesileyle projeye destek olan tüm bakanlarımıza, milli eğitim teşkilatımıza, okul yöneticilerimize ve sınıf öğretmenlerimize bir kez daha teşekkür ediyorum. Haliyle salgın döneminde projeye ara vermek zorunda kaldık, ama muhakkak yine bu dönem sonrası öğretmenlerimizle birlikte tüm gücümüzle çocuklarımıza dengeli beslenmeyi eğlenceli bir şekilde öğretmeye, ana babalara destek olmaya devam edeceğiz. Projenin eğitim materyalleri www.yemektedenge.org web sitesinden ücretsiz olarak indirebilirsiniz. Bu arada kendi çocuklarımın da yemekte dengeli beslenme prensipleri uygulayarak büyüdüklerini belirteyim.
Yine bu projeden ilham olarak 2020’nin başlarında sağlıklı yaşam ve beslenme kurallarını öğreten, bilime yönelik merakı arttıran çeşitli yaş gruplarına yönelik Sabri Ülker Vakfı Çocuk Kitapları hazırlamaya başladık. Hepsi çocuk pedagojisini dikkate alan, çok özenle seçilmiş kitaplardır. Sağlığa zarar vermeyen boya ile renklendirilmiş bu kitapları Şok Marketlerle işbirliği yaparak uygun fiyatlarla, tüm Türkiye’de ebeveyn ve çocuklarla buluşturduk. Bugüne kadar Sağlıklı Yaşam Kuralları (6), Acayip Bilim (4), Kukuli Sağlıklı Yaşa ve Beslen (2) çeşit olmak üzere toplam 12 çeşit kitabı satışa sunduk. Tahmin edin bakalım toplamda yaklaşık 7 ayda kaç kitap çocuklarla buluştu?
Tam 450 bin adet.
Hele bu kitaplar salgın döneminde çocuklarını evde eğitmek, eğlendirmek isteyen velilere yardımcı oluyor tabi. Merak ettim bu arada Türkiye’de kitap satışları ne alemde, çok satan ne satıyor diye. Çok şaşırdım tam anlamıyla bir kitap satış verisine ulaşmak mümkün değil. Tüketilen bandrol sayısı raporlanıyor ama bunlar da satışı tahmin edecek veri vermiyor. Hele de çocuk kitaplarında 48 sayfanın altının bandrolsüz olduğunu düşünürseniz tahmin yapmak fevkalade zor. Yine de birkaç yayıncıdan araştırdığımda çok satanlarla ilgili bazı rakamlar öğrenebildim. Yılmaz Özdil’in Mustafa Kemal’i 2018’de çıkmış ve bugüne kadar bir milyon adedin fevkinde satmış. Yine Yılmaz Özdil’in çocuklar için Mustafa Kemal serisi.10 kitap iki yılda toplam iki milyon adet satmış. İlber Ortaylı’nın Bir Ömür Nasıl Yaşanır kitabı 2019’da çıkmış bugüne kadar 650 bin adet satmış. En çok satan çocuk kitabı Küçük Prens’miş ve yılda 300 bin adet sattığı düşünülüyor. Bu rakamlara bakınca Sabri Ülker Vakfı Çocuk Kitapları’nın bu kadar kısa sürede yaptığı satışı gerçekten büyük başarı olarak gördüm. Emeği geçen tüm arkadaşlarımı kutluyorum. Bu arada onlardan öğrendiğime göre “Sağlık Depola” isimli 4üncü proje 4 kitabıyla yoldaymış. Bu kez de 85 bin kitabı daha çocuklarımızla yine 3,99TL gibi çok uygun fiyatla ve sağlıklı boya ile üretilmiş şekilde buluşturuyoruz. Bu işle uğraşan arkadaşlarımızın hepsini çok motive gördüm. Kendilerine bir de slogan bulmuşlar; “Kitap okumayan çocuk kalmasın”. Hedefleri her yıl sağlıklı yaşamı, beslenmeyi, bilimi öğreten bir milyon kitabı tüm Türkiye’de çocuklarla buluşturmak, ne güzel.
Sanırım mutlu et, mutlu ol anlayışımız tüm kurumlarımızın içine iyice işledi. Baksanıza çocuklar deyince akan sular duruyor, ama çalışma arkadaşlarım çocukları mutlu etmek için bir an bile durmuyor.