Geçen hafta konumuz İsmet Berkan’ın yazdığı İNSAN UYGARLIĞININ KISA TARİHİ kitabından yola çıkarak biraz geçmişe yolculuktu.
Tarihte iki devrim oldu: Neolitik Devrim ve Sanayi Devrimi… Dünya tarihçilerinin başka birçok dönüm noktasından söz ettiğini de bilelim. Bugün üçüncü büyük devrimi yaşıyoruz!
Ticaret bir insan ihtiyacının sonucu olarak ortaya çıkıyor. İnsan düşüncesinin gelişimi ile tarihin oluşumu/gelişimi arasında bir süreklilik var. İlk köyler oluşup üretim fazlası oluştuktan sonra ticaret başladı. Ticaret için köylerin oluşumunu beklemek gerekmiş midir? Göçerlerle balıkçılar da ticaret yapmış olabilir, ama öyle görünüyor ki o zamanki ticaret bugünkü gibi değildi. Böylelikle insan nesilden nesile aktarılan ticaretle ilgili birikim sahibi oldu. Tarımı icat etmeseydik, aramızda arazi anlaşmazlıkları ve ürünümüzün miktarını belirlemek gibi sorunlarımız olmayacaktı.
Tabii burada bir “acaba?” demeli. Avcı toplumlar avlaklarını korumuyor muydu? Hayvanlık tarihinde günümüze kadar böcekler bile egemenlik alanlarını koruyabilmiştir ve bunun için de gerekirse savaşmaktan kaçınmazlar! Arazimizi ölçmek için geometriyi, ürün miktarımızı belirlemek için aritmetiği ve bütün bunları kaydetmek için de yazıyı icat ettik. Yazıyı ve matematiği icat ettiğimiz için de bugün uzaya gidebiliyoruz. Aritmetik belki de ilk takvim için icat edilmiştir; bunu da düşünmek lazım ama tabii ki tarımla ilişkilendirilebilinir.
Kendi düşüncelerimi de yazının arasına sıkıştırdım. Okumayanlar için linki ve kısa bir vidyosu ekte. Yarın Orta Çağ’da çok heyecanlı olaylar bizi bekliyor. Hep diyoruz bir gözümüz geçmişte, bir gözümüz gelecekte olacak.. Bir gözün geçmişte olması ders çıkarmak, anlamak için ; bir gözün gelecekte olması ise iki gözle geriye bakayım diye geri giderken düşmemek için..Yarın 11.00’de tüm platformlarda bekliyorum.
Yazının tamamı: https://muratulker.com/y/birinci-bolum-ilk-devrim-neolitik-devrim-insanin-ilk-2-milyon-yilini-neredeyse-hic-bilmiyoruz/